Osman Gürçay yazdı...
Hedefini bilmeyen geminin varacağı bir liman olmaz..
Bursaspor olarak kurgulanmış kongrelerle basiretsiz ellere teslim edilerek, altı senedir adı konmayan bir hedefe gittiğimizi sandık ve defalarca battık ve en sonunda profesyonel ligin en dibine oturduk.
Ali Ay ile başlayan çöküşe dur diyen bir kişi dahi çıkmadı.
Oysa onu tuzağına düşüren iş ahlakından uzak menajerlik yapısı bu sezonda da Adanademirspor'u aynı batağa çekti.
Tribünler olarak Süper Ligi kazanmış bir takım olmanın olgunluğunu ve sorumluluğunu unutarak, amatöre de düşsen seninleyiz kibirini kıramadık.
Bu sene bir hayal gerçek oldu.
Ne bankalar borcumuzu sildi, ne yönetici ve futbolcu alacaklarından vazgeçildi ne de devlet borçlarını affetti.
Enes Çelik bir çoban ateşı yaktı.
Onun umut ışığı bütün Bursa'yı aydınlattı.
Transfer tahtası yalandan değil gerçekten açılıyor.
Akılcı bir kaç transfer yapılıyor.
Tribünler seyirci rekorları kırıyor.
Elektrik parasını ödeyemediğimiz için kesmesinler diye kuruma yalvarıyorduk.
Şimdi dört bir yandan para yağıyor.
Neden diye hiç düşündünüz mü?
Bunun adı siyaset falan değil, sadece güven verdiler ve karşılığını alıyorlar.
Son iki yılda maliyeye 100 bin lira gelir beyan edip, bir senelik başkanlığının sonunda kulüpten 14 milyon alacağım var diyen ve maalesef genel kurulda ibra edilen kişiler yok artık.
15 maçta yenilgimiz yok ve yediğimiz toplam dört gole üzülüyoruz.
En yakın rakibimizden 11 puan öndeyiz.
Sadece üç beraberliğimiz var.
İşte tam burada ayaklarımız yerden kesiliveriyor.
Rakibe saygıyı unutuyoruz ve en büyük biziz kibirine kapılıp, yorumlarda beraberlikleri kınıyoruz.
Bursaspor elbette büyüktür!
Ama bugünün gerçeklerini unutmamalıyız.
Bu büyük takımın rakipleri zaten Plevnespor, Velimeşespor, Bulvarspor, Anadolu Üniversitesi, Bornovaspor olamaz.
Bu ligin büyüğü olarak vakur bir şekilde bize gösterilen saygıyı hak ederek elbette bu ligden şampiyon olarak çıkacağız.
Alınan bir beraberlik üzerine onunla olmaz, bununla gitmez diye makaleler yazılıyor.
Hedef ne?
Hedef ligden çıkmak ise bu telaşın, bu çok ve daha iyi bilmenin gereği var mı?
Bu kadro bu yılın kadrosudur ve bu ligi en önde bitirecek kapasitededir.
Küçük kıyamet için seneye hazır olalım ve ondan kurtulursak, asıl büyük kıyamet iki sene sonra kopacaktır.
Nefesimizi ve enerjimizi o günlere saklayalım.
Seneye bu senenin 4 katı, ondan sonraki seneye ise 4x4 katı transfer gerekiyor.
Enes başkan hedefe gidecek rotayı çok iyi biliyor ama herşeyi ben biliyorum demeden yürüyor.
Bize düşen sakin olmak.
Büyüklüğümüzü korumak.
Tribün cezaları almamak ve en önemlisi kulübe yük olmamaktır.
Hedefe vardığımızda başarının ortağı çok olur.
Mesele bugünün gerçeğini bilerek denizde yol almaktır.